10. Türk Tıbbi Onkoloji Kongresi, 26-30 NİSAN 2023, Antalya, Antalya, Türkiye, 26 - 30 Nisan 2023, ss.182-183
Baş ve boyun skuamoz hücreli kanseri (BBSHK), tütün, etanol ve
human papilloma virüs ile ilişkilendirilen,dünya çapında en sık görülen
altıncı kanser türüdür. Lokorejyonel nüks yaygındır, metastatik
hastalığı olan hastalarda medyan genel sağ kalımı bir yıldan azdır. İnsan
epidermal büyüme faktörü 2 (HER2) amplifikasyonu BBSHK’li
hastaların yalnızca %1,8’inde saptanmıştır. HER2 mutasyonu veya
HER2 overekspresyonu varlığı, meme, akciğer ve mide kanseri gibi
çoğu malignitede anti-HER2 tedavisi ile hedeflenebilmekte ve iyi yanıtlar alınabilmektedir. Anti-HER2 tedaviye iyi yanıt alınan bir BBSHK
olgusununu sunuyoruz.
62 yaşında erkek hasta, eş zamanlı larinks skuamoz hücreli karsinom
(SHK) ve akciğer adenokarsinomu tanısı aldı. Definitif tedavi
sonrası takipteyken lokal nüks nedeniyle larenjektomi yapıldı. 4 ay
sonra metastatik hastalığı olan hastanın metastaz patolojisi SHK saptandı.
Hastaya 4 kemoterapi ve setuksimab tedavisi uygulandı. Progresyonu
olan, PDL-1 düzeyi %5 saptanan hastaya 6 siklus immun
kontrol nokta inhibitörü(İKİ) nivolumab uygulandı. Tekrar progresyonu
olan hastanın tanı biyopsisinden yapılan moleküler analizde
cerbB2 amplifikasyonu saptandı. Bunun üzerine 3 haftada bir 175
mg/m2 paklitaksel ve 8 mg/kg ilk siklus ve takip eden sikluslarda 6 mg/
kg trastuzumab tedavisi başlandı. 4 siklus tedavi sonrası kontrol PET
görüntülemesinde boyunda, trakeostomi etrafındaki kitlede,akciğer
metastazlarında regresyon saptandı. Klinik olarak da daha iyi olan
hastanın mevcut tedavisine devam edilmektedir.
3. Basamakta anti-HER2 tedavi ile iyi yanıt alınan nadir bir olguyu
sunduk. Literatürde hastamıza benzer şekilde İKİ sonrası trastuzumab
ve taksan ile uzun süreli yanıt alınan bir vaka mevcuttur. İKİ tedavisinin
kemoterapi duyarlılığını arttırdığını düşündüren çalışmalar mevcuttur.
İKİ sonrası anti-HER2 tedavinin etkinliğinin değişip değişmediği bilinilmemekle
birlikte trastuzumabın BBSHK’de kemoterapi ile kombine
edildiği çalışmada tedaviye yanıt oranını arttırmadığı gösterilmiştir.
EGFR ekspresyonu < %10 olan BBSHK’li hastalarda PFS’nin anlamlı
olarak daha iyi olduğu gösterilmiş olup olgumuzda tedaviye iyi yanıtı
moleküler değerlendirmede ceerbB2 ampifikasyonu yanında EGFR
ekspresyonu saptanmaması açıklayabilir.
İKİ, trastuzumab ve cerrB2 amplifikasyonu ve EGFR’nin rolünün
daha iyi anlaşılması için daha geniş çalışmalara ihtiyaç vardır.
Anahtar Kelimeler: trastuzumab, anti-HER2 tedavi, immun kontrol
noktası inhibitörü, baş ve boyun kanseri