BURSA 5th INTERNATIONAL CONFERENCE ON HUMANITY AND SOCIAL SCIENCES, Bursa, Türkiye, 11 - 13 Temmuz 2025, ss.563-569, (Tam Metin Bildiri)
Rüyalar ve rüyaların tabiri meselesi tarihten günümüze insanlar için ilgi çeken bir konu olmaya devam etmektedir. Rüya insanla birlikte var olan ve onun fizyolojisinin doğal bir özelliği konumunda bulunan bir olgudur. Modern dönemde özellikle psikoloji alanının araştırma konularından biri olmakla birlikte, bunun yanında farklı disiplinlerin de ilgi alanında yer almaktadır. İçerisinde simgesel (şifreli) bir dil barındırdığı ve bunun da gelecekle ilgili bir takım şeylere işaret ettiği düşüncesi, insanların rüyalara olan ilgisini ve merakını daha da artırmaktadır. İslami ilimler içerisinde de Tasavvuf ilminin rüyalar üzerine daha çok eğildiği görülmektedir. Zira marifet adı verilen ve manevi yollarla elde edilen bilgi türünün elde edilme vasıtalarından birisi de rüyalardır. Ancak rüyalar sufiler nazarında yalnız bir kısım gaybi bilgilerin elde edilme vasıtası olarak kalmaz. Bunun yanında tasavvuf yaşamının sürdürülmesinde de önemli işlevlere sahiptir. Özellikle rüyaya fazlaca önem veren tasavvuf kurumlarında (tarikatlarda) müridin manevi merhaleleri aşması konusunda rüyalar temel gösterge konumundadır. Çünkü rüyalar sayesinde müridin bulunduğu manevi mertebe tespit edilir, aynı zamanda bu mertebelerde yükselme geçişleri de yine görülen rüyalara dayalı olarak yapılır. Bunlar yanında bazı mutasavvıfların günlük yaşayışlarını rüyalardan elde ettikleri işaretlere göre şekillendirmeleri de tasavvuf yaşamında rüyanın ayrı bir fonksiyonudur. Tüm bunlar rüyanın mutasavvıflar nazarında önemli bir olgu olduğunu göstermektedir. Bu bildiride de önde gelen mutasavvıf müelliflerden Şehâbeddin es-Sühreverdî’nin (ö. 632/1234) Avârifü’l-Meârif adlı eserinde rüyaya dair yaptığı açıklamalar ve sufî yaşamında rüyaya verdiği rol ele alınıp incelenmiştir. Çalışma sonunda görülmektedir ki, tasavvuf yaşamının şekillenmesinde rüyalara önemli fonksiyonlar yüklenmektedir. Zira görülen rüyalarda ilahi bir mesaj ve yönlendirmenin olduğu kabul edilir ve bunların sufî için uyulması gereken şeyler olduğu belirtilir.