4. Çukurova Uluslararası Bilimsel Araştırmalar Kongresi, Adana, Türkiye, 21 - 23 Şubat 2020, ss.86
ÖZET
Tarihsel düzlemde yaşanan ekonomik, politik ve sosyolojik gelişmeler son yıllarda ülkelerin mali
sistemlerinde önemli değişikliklere neden olmuştur. Özellikle 20. Yy bu değişim paradigmasının
önemli eksen noktalarındandır. Bu bağlamda 20. Yy’a kadar hâkim iktisat ideolojisi olarak kabul
ettiğimiz Klasik iktisadi Düşünce, 1929’da yaşanan Büyük Buhranla birlikte yavaş yavaş etkinliğini
kaybetmiş ve politik iktisadi bakış açısı yeni yaklaşımlara yüzünü çevirmiştir. Klasik İktisadi
düşüncenin takındığı katı denklik anlayışına dayanan bütçe tutumu (mali denklik), ekonomik kriz
sonrası yaşanan eksen kayması ile birlikte yerini daha esnek (iktisadi denklik) bir bütçe tutumunun
benimsenmesine terk etmiştir.
İkinci dünya savaşı sonrasında başta Avrupa ülkeleri ekonomilerini toparlama sürecine girmiş ve hızlı
bir sanayileşme ivmesi yakalamışlardır. İlerleyen dönemlerde ekonomik olarak refah düzeylerini
arttıran çoğu Avrupa ülkesinde sosyal haklar ve yaşam kalitesi ihtiyaçları ekonomik ihtiyaçlar kadar
önem kazanmaya başlamıştır. Devletlerin halklarına karşı sosyal kalkınma, fırsat eşitliği, istihdam gibi
sorumluluklarında bütçeyi bir araç olarak kullanması uzun zaman önceye dayanır. Bu gelişmelerle
birlikte bütçeleme tekniklerine yeni kavramlar eklenmiştir. Sosyal bütçeleme kavramı, toplumların
sosyal güvenliklerine ve ihtiyaçlarına göre hazırlanan bütçelerdir. Katılımcı bütçeleme, bütçe
hazırlanırken gelir toplama ve harcama yapma önceliklerinin sadece siyasilerin kararlarından ibaret
olmayıp halkın ve sivil toplum örgütlerinin görüşünü alarak bütçeye katılımlarıyla hazırlanılan
bütçelerdir. Cinsiyete duyarlı bütçeleme ise, toplumu ortak ihtiyaçlar penceresinden bakarak değil de
farklı cinsiyetlerin farklı ihtiyaçları olarak değerlendirme yaklaşımını benimser. Bütçe ile ekonomiye
ve sosyal hayata müdahaleyi birçok nedenden dolayı kullanan ülkeler çevresel sorunlarla mücadele
etmek için de bütçeyi kullanma yoluna gitmişlerdir. Devletler çevresel sorunlara hem ülke içinde hem
de çeşitli protokoller ve birliklerle küresel çözümler arayışındadırlar. Doğal kaynakların kullanımını
kontrol altına almak ve çevresel kirliliklerin önüne geçebilmek için çevresel bütçeleme (yeşil
bütçeleme) teknikleri geliştirilmiştir.
Çalışmamız yukarıda bahsi geçen yenilikçi bütçe yaklaşımlarının daha ayrıntılı ele alınışı olarak
literatüre katkı yapmayı amaçlamaktadır. Özellikle Sosyal Bütçe, Katılımcı Bütçe, Cinsiyete Duyarlı
Bütçe ve Yeşil Bütçe kavramları bu bağlamda ele alınıp irdelenmeye çalışılacaktır.
Anahtar Kelimeler: Sosyal Bütçe, Cinsiyetçi Bütçe, Yeşil Bütçe