SOBİDER, cilt.14, sa.14, ss.232-251, 2017 (Hakemli Dergi)
MAKEDONYA MESELESİ
Üzerinde pek çok ırkın yaşadığı, çeşitli dillerin konuşulduğu ayrı ayrı medeniyetlerin yükseldiği, farklı din ve mezheplerin barındığı bir yer olan Rumeli, Osmanlı idaresine girdikten sonra devletin gösterdiği hoşgörüyle bu özelliğini pek fazla değiştirmeden zamanımıza ulaştırmıştı. XX. yüzyılda patlak veren Milliyetçilik fikir ve hareketleri doğal olarak Balkanları ilk fethettiğimiz günlerdeki haline döndürme arzusunu da beraberinde getirmişti. Osmanlı fethi öncesi birbirleriyle amansız mücadele içinde olan Balkan halkları zayıflayan Türk idaresi ile çekişmelerine yüzyıllar öncesinde bıraktıkları yerden tekrar başlamışlardı. “Rumeli Meselesi” adını verdiğimiz eski adıyla da Makedonya Meselesi bu kargaşaya bir de emperyalist devletlerin menfaatleri doğrultusunda Balkanlar da imtiyaz sahaları bulabilmek için etnik mücadeleyi kışkırtmaları meseleye yeni boyutlar katmıştı.