İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, cilt.25, sa.2, ss.647-669, 2024 (Hakemli Dergi)
2011 yılında Suriye’de çıkan iç savaş sonrası gerçekleşen göç
dalgasından en çok etkilenen ülkelerin başında Suriye’nin sınır
komşusu olan Türkiye gelmektedir. Göçten en çok etkilenenler
kuşkusuz çocuklardır. Mülteci çocukların Türk eğitim sistemine
entegrasyonu aşamasında okullara eşit bir şekilde dağıtılmaması
bazı okullarda mülteci çocukların sınıfın çoğunluğu durumunda
olmasına sebep olmaktadır. Bu durumun eğitim ortamlarında
hem anaokuluna devam eden mülteci çocukları hem de
anaokuluna devam eden ev sahibi ülke çocuklarını etkileyeceği
muhakkaktır. Bu araştırma mülteci çocukların çoğunluk, ev sahibi
ülke çocuklarının azınlık durumunda olduğu okul öncesi eğitim
kurumlarındaki eğitim ortamlarını incelemeyi amaçlamaktadır.
Çalışma grubunu, Gaziantep’te çoğunluğunu mülteci çocukların
oluşturduğu sınıflarda çalışan beş okul öncesi öğretmeni
oluşturmaktadır. Bu araştırmada veri toplama araçları olarak
katılımcı gözlem ve yarı yapılandırılmış görüşme tekniği
kullanılmıştır. Araştırmanın bulguları, sınıfta iletişim dili olarak
mülteci çocukların ana dili kullanma eğiliminde olduklarını ve ev
sahibi ülke dilini öğrenme ihtiyacı hissetmediklerini, sınıfta
gruplaşmaların olduğu ve mülteci çocukların şiddet uygulamaya
meyilli olduklarını, ev sahibi ülke çocuklarının fiziksel şiddete
maruz kaldığını ve gelişimlerinin engellendiği görülmektedir.
Bununla birlikte aileler kültürlerini devam ettirmesi, çocuklarının
eğitimine destek olmaması ve öğretmenlerin dil ve iletişim
problemleri yaşaması da bulgular arasındadır.