Lambert Academic Publishing, Beau Bassin-Rose Hill, 2021
Jeotermal
akışkan, kullanım sırasında termodinamik davranışlarıyla metal yüzeylere etki
ederek, kabuklaşma ve korozyon sorunlarına neden olan çözünmüş gaz ve katkı
maddeler içerir. Akışkanın kimyasal bileşimi ve buna bağlı olarak kabuklaşma ve
korozyon sorunları, jeotermal kaynağın bulunduğu bölgeye özgü olsa da, bazı
genel ilke ve öneriler geliştirilebilir. Jeotermal sistemlerde katı birikimi (kabuklaşma),
jeotermal enerji uygulamalarının tasarımını ve çalışmasını kısıtlar. Kuyu
çıkışı, rezervuarda veya üretim kasasında çökelebilecek katı birikim sonucu
azalır. Kalsit, silika, sülfit ve kükürt, jeotermal sistemlerde yaygın olarak karşılaşılan
katı tortulardır. Suyun (sıvının) bileşimine bağlı olarak farklı formları
vardır. Bu nedenle kontrol için farklı yaklaşımlar gereklidir. Katı birikimi,
türbinler ve türbin kondansatörleri dahil olmak üzere yüzey ekipmanında farklı
noktalarda da gerçekleşebilir. Türbinlerde kireç birikmesi, kısıtlı akış
nedeniyle güç kaybına neden olur. Kalsit kabuklaşmasının önlenmesi için, kimyasal
inhibisyon sistemi, mekanik yöntemlerle karşılaştırıldığında, hem teknik hem de
ekonomik olarak umut verici bir yöntemdir.