Kitlesel hayvan Katliamı: Şanlıurfa Bölgesi Hayvan Tuzak Alanları


Creative Commons License

Şahin F.

Önasya Arkeoloji Toplantıları- Savaş ve Şiddet/War and Violence, Ankara, Türkiye, 17 - 18 Kasım 2022, ss.4-7

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Ankara
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.4-7
  • Çukurova Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Özet

2021 yılında gerçekleştirilen “Şanlıurfa Merkez ve Çevresi Tarihöncesi Dönem Arkeolojik Yüzey Araştırması” (ŞAYA) çalışmaları sırasında Fatik Dağları üzerinde Harran Ovası’na bakan bir alanda birçok Hayvan Tuzak Alanı/Avlaklar ve bu tuzak alanları ile ilgili Geçici Kamp Yerleşimleri/Ke sim Alanları tespit edilmiştir. Akeramik Neolitik Dönem’e tarihlendirilen bu avlaklar avcı toplayıcı yerleşik toplumların hayvanları tuzağa düşürerek

kitlesel olarak avlandıkları alanlar olup Anadolu dışında Levant ve Arabistan’dan iyi örnekleri bilinmekte ve buralarda “Çöl Uçurtması” olarak adlandırılmaktadır. Anadolu’da şimdiye kadar tespit edilmiş korunan en iyi örnekleri oluşturan bu tuzak alanları yıldız, ahtapot ya da uçurtma şeklindeki kanatları ile farklı formlara sahiptir. Prehistorik dönemde belli mevsimlerde bu alana otlamaya gelen hayvanların yamaçlardan sürülerek kanatlara sıkıştırılması sonucu avlanma gerçekleştirilmiştir. Arazi topografyasına uygun şekilde inşa edilen tuzak alanlarının bazı noktalarında mevziler yer almaktadır. Özellikle bazı kanatlar 15-20 metrelik keskin bir eğime sahiptir. Burada özellikle arazinin topografyası hayvanları yüksek noktadan aşağıya düşürmek için kullanılmıştır. Bu tuzak alanlarında çoğunlukla bölgede önemli popülasyona sahip ceylan avlanmıştır. Tuzak alanları, balıksırtı tekniği ile örülen taş duvarların üzerinin ahşap dal örgü sistemi ile yükseltilmesiyle inşa edilmiştir. Böylece ceylan gibi oldukça yükseğe sıçrayabilen hayvanların tuzak alanlarından çıkışı engellenmiştir. Tuzak alanlarının hemen yakınında saptanan kesim alanları av sonrası işlemlerin yapılması için, daha çok avcıların kurdukları geçici kamp yerleridir. Buralar, av sonrası hayvanların kesimlerinin, deri yüzme işlemlerinin ve taşınacak kütleyi hafifletmek için parçalamanın yapıldığı alanlar gibi görünmektedir. Bu tuzak alanlarında başta kitlesel hayvan katliamı yapılırken süreç içinde hayvanların aynı anda değil de ihtiyaca göre belli zaman aralıklarında kesilmiş olması muhtemeldir. Dolayısıyla tuzak alanlarında belli bir zaman süresince hayvanların canlı tutulması belki de kendiliğinden hayvanların evcilleştirilme sürecini başlatmış ve kitlesel hayvan ölümlerini sonlandırmış olmalıdır.

Abstract

During the 2021 season of the “Prehistoric Archaeological Survey of Şanlıurfa and Its Vicinity” (ŞAYA), numerous animal traps and temporary camps slaughtering sites in their close proximity were identified on the eastern slopes of the Fatik Mountains facing the Harran Plain. All identified sites are dated to the Aceramic Neolithic, and can be described as areas where hunter-gatherer communities hunted animals an masse by trapping them. The trap areas, called “desert kites”, are also known outside of Anatolia from Levant and Arabia. These trap areas, which constitute the best preserved examples ever found in Anatolia, have wings in the form of stars, octopuses or kites. In the prehistoric period, hunting must have been carried out as a result of the animals that came to this area to graze in certain seasons by herding from the slopes and squeezing them into the wings. There are positions some points of the wings, which are built in accordance with the topography of the site. In particular, some wings have a sharp slope of 15-20 meters. Here, the topography of the site is especially used for drop off the animal. In these trap areas, gazelles, which have a significant population in the region, were mostly hunted. The trap areas were built by raising the stone walls built with the herringbone technique with a wooden branch mesh system, and animals such as gazelles that can jump quite high were prevented from leaving the trap areas. The temporary camping sites identified in the immediate vicinity of the trap areas are also established by hunters for posthunting operations. They must have been workshops where, after hunting, activities such as slaughtering of prey animals, skinning processes and shredding to lighten the mass to be transported took place. Firs of all while mass slaughter of animals was carried out in these trap areas, later should not have been slaughtered at the same time, but at certain time intervals according to the need during the process. Therefore, keeping animals alive in trap areas for a certain period of time perhaps should have started the domestication process of animals and it ended mass slaughter of animal through violence.