Masallar günümüzde tüm canlılığıyla anlatılagelen ve başlangıçta yaratıcısı belli olmakla birlikte zamanla anonimleşen halk edebiyatı ürünlerinden biridir. Masalların bir toplumun bilinçaltını, hayal dünyasını yansıtması bu anlatıları daha önemli kılmaktadır. Çocukların duygu ve düşünce yapılarının oluşması ve içerisinde doğdukları kültürün hayal dünyasını anlamaları açısından da masallar son derece işlevseldir. Masallardaki olağanüstü olaylar ve bu anlatı tarzının kendine has yapısı evrensel düzeyde bir etkiye sahiptir. Söz konusu anlatıların kültürler arası aktarımları aynı masalın başka kültür coğrafyalarında eş veya benzer metnine rastlamayı sağlamaktadır. Masalların kökeni, kaynakları ve derlenen masal metinlerinin inceleme yöntemleri üzerine yerli ve yabancı araştırmacılar tarafından bugüne kadar çok sayıda çalışma yapılmıştır. Masal metinlerini incelemeye yönelik yapılan çalışmalardan birisi Max Lüthi’ye aittir. Vladimir Propp’un yapısal masal inceleme yönteminin yanında Max Lüthi kendi yöntemini ortaya koymakta ve ciddi anlamda ses getiren bir çalışmaya imza atmaktadır. Max Lüthi’nin hazırlamış olduğu çalışmadaki beş temel ilke metin merkezli bir yaklaşımla oluşturulmuştur. Bu çalışmaya konu edilen Hızır ile Üç Kardeş masalı ise 1983 yılında Saim Sakaoğlu tarafından yayımlanan “Kıbrıs Türk Masalları” adlı kitap çalışmasında yer almaktadır. Hızır ile Üç Kardeş masalı Max Lüthi’nin masal inceleme yöntemine göre değerlendirilmiştir. Buna göre Max Lüthi’nin Avrupa masalları için hazırladığı çalışma esas alınarak tek boyutluluk, yüzeysellik, soyut biçim, tecrit/ayrışma ve her şeye bağlılık, yüceltme ve geniş kapsamlılık ilkelerine göre çözümlenip incelenmiştir.
Fairy tales are one of the folk literatüre products narrated in modern times. The creator of fairy tales is initially known, but they gradually become anonymous. Fairy tales reflect the subconscious and imagination of a society. They are influential in the formation of children’s emotional and thought structures. The extraordinary events in fairy tales are what set this narrative apart from others. This narrative style, with its unique structure, has auniversal impact. Similar or equivalent texts to fairy tales can be found in other cultures. A considerable amount of research has been conducted on the origins and sources of fairy tales. One of the studies focused on examining fairy tale texts belongs to Max Lüthi. In contrast to Vladimir Propp’s structural fairy tale analysis method, Max Lüthi developed his own approach. Max Lüthi’s work has generated significiant interest. The five basic principles in Max Lüthi’s study were formulated with a text-centered approach. The tale of Hızır and Three Brothers is included in Saim Sakaoğlu’s work titled “Turkish Tales in Cyprus”. The tale of Hızır and Three Brothers has been evaluated according to Max Lüthi’s method of fairy tale analysis. Accordinly, the fairy tale is analyzed according to the principles of one-dimensionality, superficiality, abstract form, isolation/seperation and commitment to everything, exaltation and comprehensiveness.